Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | açıklamasını yapmak | account v. | ||
I have now given an open and honest account of where the disagreement lies. Şimdi anlaşmazlığın nerede yattığına dair açık ve dürüst bir açıklama yaptım. More Sentences |
||||
General | açıklamasını yapmak | account for v. | ||
General | açıklamasını yapmak | account for something v. |